Publicitade R▼
dinlemek (v.)
1.İşitmek için kulak vermek
Publicidade ▼
dinlemek
ciddiye almak, ciddîye almak, içine işlemek, önemsemek, önem vermek, özen göstermek, üzülmek
dinlemek (v.)
aldırmak, aldırış etmek, dikkate almak, dört kulakla dinlemek, kulak asmak, kulak kesilmek, kulak vermek, sözünü dinlemek
Ver também
dinlemek (v.)
dinlemek
≠ atlamak, dahil etmemek, gözden kaçırmak, kaçırmak, koymamak
Publicidade ▼
⇨ birisinin sözünü dinlemek • dört kulakla dinlemek • gizlice dinlemek • istemeden dinlemek • konuşulanları gizlice dinlemek • steteskop ile dinlemek • söz/lâf dinlemek • sözünü dinlemek • öğüt dinlemek • şahitleri tekrar dinlemek
dinlemek
s'intéresser à (fr)[Classe]
dinlemek (v.)
dinlemek; kulak vermek[ClasseHyper.]
dinlemek (v.)
dinlemek; kulak vermek[Classe]
parse; analyze; analyse (en)[Classe]
(Dr; doctoral degree; doctor's degree; doctorate; Dr.; doctor; Ph.D.; PhD) (en)[termes liés]
incelemek, izlemek, muayene etmek[Hyper.]
dinleme, steteskop ile dinleme[Dérivé]
dinlemek (v.)
dinlemek (v.)
boyun eğmek, itaat etmek[Hyper.]
dinleme - anlayış, dikkat, ihtimam, özen, sakınma, sempati - mind (en)[Dérivé]
dinlemek (v.)
accéder à une demande (fr)[Classe]
dinlemek; kulak vermek[Classe]
take into consideration; take stock of; consider (en)[Classe]
(tell; say) (en)[termes liés]
Conteùdo de sensagent
calculado em 0,031s