Publicitade D▼
kalmak (v.)
1.Konaklamak, konmak
2.Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek
3.Herhangi bir durumda bulundurmak: temiz tutmak.
Publicidade ▼
Ver também
kalmak (v.)
↘ başarısızlık, bekleme, bekleyiş, fiyasko, gecikme ≠ değişmek, ev taşımak, geçmek, taşınmak
Publicidade ▼
⇨ ...-den kalmak • ...-siz olmak/kalmak • azınlıkta olmak/kalmak • ağzı açık kalmak • bakımsız kalmak • bağlı kalmak • bağlı/sadık kalmak • belli bir durumda kalmak • berabere kalmak • bir süre kalmak • bir yerde bir süre kalmak • canlı kalmak • değişmeden kalmak • dul kalmak • dışarda kalmak/durmak • gebe kalmak • gereğinden fazla kalmak • geri kalmak • geri/arkada kalmak • geride kalmak • gerisinde kalmak • geçici olarak kalmak • gitmeyip kalmak • gözü kalmak • hamile kalmak • hamile/gebe kalmak • hayatta kalmak • hayatta/sağ kalmak • kala kala ...-e kalmak • kapanıp kalmak • karşı karşıya kalmak • kiralık odada kalmak • maruz kalmak • pansiyonda kalmak • pansiyoner olarak kalmak • parasız pulsuz kalmak • sadık/bağlı kalmak • sağ/hayatta kalmak • soluk soluğa kalmak • sonuçsuz kalmak • takılıp kalmak • taze kalmak • uyanık kalmak • uyuya kalmak • yanına kalmak • yığılıp kalmak • zor durumda kalmak • çalıştığı yerde kalmak/kalmamak • çekimser kalmak • çok uzun kalmak • ödemek durumunda kalmak • şaşırp kalmak
kalmak (v.)
kalmak (v.)
ayrılmak[Ant.]
kalmak (v.)
attendre (fr)[Classe]
kalmak (v.)
kalmak (v.)
olmak - bulunmak, olmak[Hyper.]
duruş, pozisyon[Dérivé]
kalmak (v.)
olmak[Hyper.]
kalmak (v.)
ikamet etmek, insan yerleştirmek, oturmak, yaşamak[Hyper.]
yemek masası - oda - board, table (en) - boarder (en) - kiracı[Dérivé]
kalmak (v.)
kalmak (v.)
bozmak, ihlâl etmek, kesmek, son vermek[Hyper.]
durma, kalp durması[Dérivé]
kalmak (v.)
échouer (ne pas réussir) (fr)[Classe]
rater une cible (fr)[ClasseParExt.]
kalmak (v.)
kalmak (v.)
destek, savunan kimse - maintainable (en)[Dérivé]
Conteùdo de sensagent
calculado em 0,062s