Publicitade R▼
çalıştırmak (v.)
1.Bir aygıtı veya düzeneği çalışır duruma getirmek.
Publicidade ▼
çalıştırmak (v.)
açmak, başlatmak, elektrik vermek, güç sağlamak, harekete geçirmek, işe almak, işlemek, istihdam etmek, iş vermek, kışkırtmak, neden olmak, özel ders vermek, sınava/yarışmaya hazırlamak, tutmak
Ver também
çalıştırmak (v.)
↘ işe alma, istihdam etme ≠ atmak, işten çıkarmak, işten çıkartmak, işten kovmak, kapanmak, kapatmak, kovmak, kıçına tekmeyi vurmak, şutlamak, yol vermek
Publicidade ▼
çalıştırmak (v.)
çalıştırmak (v.)
(eğitim; öğrenim; tahsil)[termes liés]
çalıştırmak (v.)
energize; put on; turn on; switch on; energise (en)[ClasseHyper.]
flip, switch, throw (en)[Hyper.]
birden döndürmek, tersine dönmek, ters yüz etmek[Analogie]
kapanmak, kapatmak[Ant.]
çalıştırmak (v.)
faire travailler (fr)[Classe]
faydalanmak, istifade etmek, kullanmak, yararlanmak[Hyper.]
çalışma, emek, iş, iş yeri - iş[Dérivé]
çalışmak, işi olmak[Cause]
çalıştırmak (v.)
çalıştırmak (v.)
çalıştırmak (v.)
öncülük etmek[Hyper.]
davranış, eylem, fiil, hareket, insan eylemi, iş - harekete geçirmek, hareket ettirmek, itici kuvvet, tahrik etmek - başlatma, bir dizi olaya sebeb olan şey - actuator (en) - trip, tripper (en) - aktivasyon - eser, iz[Dérivé]
başına gelmek, meydana gelmek, olmak, olup bitmek, vuku bulmak, yaşanmak[Cause]
çalıştırmak (v.)
recruter des personnes (fr)[Classe]
employer une personne (fr)[Classe]
çalıştırmak (v.)
Conteùdo de sensagent
calculado em 0,624s